1 Nisan 2013 Pazartesi

Pazartesi Sendromuna "Kahve"

Çocukluğumdan beri vazgeçemediğim bir tutkudur, kahve. Mis gibi kokusuyla hemen cezbeder beni, hele taze çekilmiş kahve kokusu... Sanırım bebek kokusundan sonra en güzel koku olsa gerek. Bu aralar burun tıkanıklığı ve öksürük nedeniyle bu güzel tadtan ve enfes kokusundan mahrumum.
    
 
Manisa'ya giderseniz Yenihan'a uğrayıp cilveli kahve içmeden asla dönmeyin. Bol köpüklü kahve ve üzerine çifte kavrulmuş badem ortaya müthiş bir lezzet çıkartıyor. Hem de o dayanılmaz sıcakta serinlemek için harika bir yer. Bol bol fotoğraf çekmeyi de ihmal etmemek gerek.
 
Cilveli kahve denmesinin nedeni; gelinlik kızlar kız isteme merasimlerinde yöreye özgü bu kahveyi yapıyorlarmış, üzerine de mutlaka çifte kavrulmuş badem koyarlarmış, yanına da kaşığını. Önce kaşıkla bademleri yiyor sonra közde pişmiş kahveyi yudumluyorsun. Daha ne olsun...
 
 



 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder