O kadar basit ki; beyaz peyniri ve domatesi iri iri doğrayıp çömlek kaba koyuyoruz. Üzerine zeytinyağı, kekik ve pul biberi serpip; fırına sürüyoruz. Öyle nefis olmuştu ki, fırından çıkmış halini resimlemeyi unutmuşum; affınıza :))))
Veee bir de bugünün hikayesi: Einstein değil :) Akıllı Şoförü :)
Einstein
konferanslarına hep özel şoförü
ile gidermiş.
Yine bir konferansa gitmek üzere yola çıktıkları bir gün şoförü Einstein'a;
"Efendim,
uzun zamandır siz konuşmanızı
yaparken ben de arka sıralarda oturup sizi dinliyorum ve neredeyse
söyleyeceğiniz
her şeyi
kelimesi kelimesine biliyorum" demiş.
Einstein gülümseyerek ona bir teklifte bulunmuş:
"Peki, şimdi gideceğimiz yerde beni hiç tanımıyorlar. O halde bugün
palto ve şapkalarımızı
değiştirelim, benim yerime sen konuş,ben de arka sırada seni dinlerim."
Şoför, gerçekten çok şahane ve başarılı bir konuşma yapmış ve sorulan bütün soruları doğru cevaplamış. Tam yerine oturacağı sırada bir kişi, o güne kadar konferansta sorulmamış ağır
bir fizik sorusu sormuş.
Şoför, hiç duraksamadan soruyu soran kişiye dönüp:
"Böylesine basit bir soruyu sormanız
gerçekten çok garip" demiş.
Sonra da salonun arkasında oturan Einstein'ı işaret ederek şöyle devam etmiş:
"Şimdi
size arka sırada oturan şoförümü
çağıracağım ve sorduğunuz soruyu, göreceksiniz, o bile
cevaplayacak."
Netice:
"Akıllı
insanlar, akıllı insanlarla çalışır
ve insana zekasının yanında uyanıklığı
da çok şeyler
kazandırır"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder